Superhumanity

Genin Ötesinde

Ahmet Öğüt

Üçüncü sondan hemen önce mekatronik mühendislerinin inanılmaz üretken olduğu bir dönem vardı. Uzun sürmedi, ama güneş ışımalarının hızlı soğumasından oluşan bazalt taşlarını tane tane kullanarak yeni bir Bakırdiyar inşa etmeyi başardık. Mekatronik Sistemler Bilim Programları radyofrekansları yayan cep telefonları olmadan iletişim kurmak için yeni gereçler yarattı. Olay Güncelleme Büro’muz suç-tahmin algoritmalarını suç-engelleme algoritmalarına çevirdi, bütün kara, deniz ve hava kuvvetlerini lağvetti. Tüm farklı etno-linguistik gruplar için eşit temsile sahiptik, cinsiyet ikiliğini bozmuştuk, yer altı kayalarına yüksek basınçla sıvı enjekte eden şirketleri kapatmıştık ve atmosferdeki parçacıkları, biyolojik molekülleri ve diğer zararlı maddeleri temizleyen bir sistem inşa etmiştik. Bugünse onuncu iklim açısından bakarsak alelade bir alanda yaşamak söz konusu olamaz. Çoğumuz zindan arsalarında hayatta kalmaya çalışıyoruz. Önceden Bakırdiyar’ı terk etmeyi aklından bile geçirmeyecek olan bazıları bunu düşünmeye başladı. Mekatronik Mühendisleri Koruma Fonu gibi kurumlar yok oldu ve Federal Baskı Bürosu’nun kimlik tasarım tesisleri lisanssız mekatronik gruplarınca işgal edildiğinden beri şiddet oranı arttı. Silahlı güçler döndü ve sokağa çıkma yasakları konarak Cudi Dağı’nda, Karduya’da, Suriçi’nde, Cizre’de, Nusaybin’de ve Silvan’da insanlık dışı ve olağanüstü koşullar oluşturuldu.

Sadece bir güneş takvimi yılında, aşağı yukarı iki milyon mekatrovatandaş doğrudan etkilendi. Hepsi biyometrik kimlikleri ve yatırımlarını kaybetti ve yerlerine yeniden kodlanmış biyometrik pasaportlarla kontrollü ödeme ağları geldi. Federal Tasarım Hakları Kuruluşu’nun verilerine göre aralarında yenidoğanların da olduğu 1000’e yakın mekatrovatandaş klinik ölü olarak kaydedildi. Daha önce, Aralık’ta Mekatronik Bakanlığı 5000’den fazla mühendisin Med’den evlerine dönmelerini istedi. Neredeyse 2000 laboratuvarda Mekatronik Sistemleri Bilim Programları durduruldu ve o zamandan beri 200 binin üzerinde erken-yıl mühendisi eğitimine devam edemiyor. Mekatrovatandaşların temel haklarının çiğnendiğini hissedebiliyorsunuz. Sadece üretimimiz değil, aeromekanik vücut parçalarımız ve özerk akıllarımız da etkilendi. Hala Bakırdiyar’da olan mühendis arkadaşımla konuşuyordum. Ona Olay Güncelleme Bürosu’nu takip etmekten uyumakta zorluk çektiğimi söylediğimde artık yediği hiçbir şeyin tadını alamadığını söyledi.

Herkes umutsuzca öznelliği yalnız mekatrovatandaşların konumundan değil, insani yardım kuruluşlarının bakış açısından nasıl derinlemesine değiştirebileceğini düşünüyor. Proxima Centauri Anlaşması’nın sınır politikalarının ihlali nedeniyle uzak açık birimlerden şartlı olarak geri çekildiğimiz zamanı hatırlıyoruz. Bakırdiyar ve diğer Med şehirlerindeki gibi doğrudan çatışma bölgelerini düşünüyoruz ama mekatronik bir kurum ya da mekatronik üretim açısından düşünüp hareket etmek neredeyse imkansız. O yüzden kendimi soruyorum: “Üçüncü sondan sonra sıradan kalırken nasıl hâlâ tekil olarak konumlandırabiliriz kendimizi?” Bununla demek istediğim, kolay hedefler olmadan kendimizi nasıl sıradan olarak konumlayabiliriz? Nasıl yeni yaratıcı taktiklerle temel mekatronik haklarımızı talep etmeye devam edebiliriz?

Bugünlerde Federal Baskı Bürosu’nda barışçıl yollarla da olsa her türlü muhalefet en sade şeklinde bile – yazmak, konuşmak, kodlamak hatta besin değeri yüksek yiyecek ekmek – baskıya uğruyor, dışlanma ve imhayla karşı karşıya kalıyor. 10 bin mühendis hedef gösterilebilecekleri için istikrarsız birimlerini riske atarak barış talep ettikleri bir mektubu imzaladılar. Mektubun yayımlanmasından hemen sonra Federal Baskı Bürosu mekatronik özgürlükleri kısıtlamaya yönelik önemli adımlar attı. Yüzün üstünde Mekatronik Sistemleri Bilim programından binin üzerinde mekatronik mühendis hakkında adli soruşturma var ve bazıları zindan arsalarında beş güneş takvimi yılına göre cezayla yargılanıyor. Diğerlerinin Federal Baskı Bürosu iklimlerini terk etmesi yasak ve çoğunun büro kapılarına aşırı-federalciler tarafından tehditler asıldı, istifaları istendi. Bodrum Kasabası’ndan Bakırdiyar’a barış yürüyüşüne katılan mühendis arkadaşlarımız tutuklandı ve şimdi bazıları için otuz yıl zindan isteniyor. Mekatronik kültürel uygulamacılar böyle koşullara nasıl karşılık verebilir ki? Mekatronik mühendisliğine nasıl devam edebilirler? Birkaç hafta önce Olay Güncelleme Bürosu’nu takip etmeyi bıraktığımdan beri sorumluluklarımdan birinin de uygun bir şekilde karşılık verebilmek için mekatrovücuduma ve aklıma mukayyet olmak olduğunu fark ettim. Ortak kurtuluş sağ olsun Matematik Köyü, Yedi Kule Bostanları Koruma Birimi , Film Komünü, Devrim Yurttaşlığı’ndaki hikâye anlatıcıları, Mülksüzleştirme Ağları ve Jüpiter teyit alanındaki ortak çalışmalar gibi uzun süreli girişimlerimiz var.

Tüm Kuzey Yarımküre kıtasını tek bir Poplicus spatium olarak düşünürseniz ya içerdesiniz ya dışarıda, ya bu tarafta ya diğer tarafta. Geçiş bölgesine yaklaştıkça Poplicus’un tanımının değiştiği aşikârdır. Öncekiyle aynı olgular üzerinden düşünülemez. Yine de aklınızda rahatlık hissiyle huzur gelir ve bu his artık mekatrovücudunuzun nerede olduğuyla ilgili değildir. Saldırı korkusu büyüyor. Sayıları da arttı. Konstantinulus’ta şimdiye kadar inşa edilmiş en büyük şehirde, Yeşil Alan eylemlerinden önce de sonra da on, bilemedin yirmi azami klinik ölümden bahsederdik. Sekizinci aydan beri bu sayı yüzlere çıktı. Nil deltasının tepesine yakın limanında bir keresinde klinik ölümler 500’e ulaştı. Böyle sayıların sıradanlaşması çok tehlikeli. Tepkiler değişiyor: Bir yanda şiddet korkusu büyüyor ama diğer yanda o büyüdükçe daha da sıradanlaşıyor. Konstantinulus’ta ve Bakırdiyar’da olanlara bakarsak bunların hepsi mekatrosiyasetin bir parçası. Kuzey Yarımküre kıtasında, özellikle de kadim Galya Şehri’ndeki saldırılardan sonra omnibüsler hala zamanında gelse de mekatrovatandaşlar onlara artan bir paranoyayla biniyor. Beklenmedik bir ses sürekli Poplicus spatium’u tekrar tekrar tanımlıyor.

Kuzey Yarımküre’nin Güney Rasathanesi’nin kendi yıldızında, Güneş’in etrafında yörüngede olan Dünya adlı dış gezegeni keşfedeceğini bilmiyorduk. Goldilocks yaşanabilir bölgesinde yer alan Proxima Centauri’mize en yakın dış gezegen. -30 ile +40oC arasında gezen yüzey sıcaklığıyla sıvı suyu destekliyor. Tanımlanmış diğer üç bin kadar dış gezegen arasında olası yaşam birimleri aramak için en iyi yer burası gibi duruyor. Hem sadece dört ışık yılı uzaklıkta.

Hepimiz biliyoruz ki mekatronik mühendis sistemleri eskiden olduğu kadar güçlü değil. Aldığımız her nefesle trilyon mikrop ve virüs kişisel mikrop bulutumuza saldırıyor. Yine de bu dış gezegen Dünya’ya saniyenin yüz milyonda biri gibi bir oranda basınç dalgaları şeklinde süpersonik titremeler gönderebiliyoruz; sihirli zaman makinemizi çalıştıracak, yedekleyecek, bağlayacak ve bilinç sistemlerimizi yeniden düzene koymaya yetecek kadar.